bugün
- icardi190543
- insan olmaya ceyrek kala12
- yazarların 2010lu yıllarda en sevdiği 3 yıl22
- şeriate göre lgbt'nin hükmü14
- bir sözlük kızını sahiplenmek17
- dedikodu yok mu dedikodu diyen kadın yazar10
- ab'ye girmek için tüm tavizleri vermeliyiz12
- hollanda da ineğe hallenen gurbetçi16
- en iyi çikolatalı gofret markası14
- icardi1905 silik olsun kampanyası14
- kastamonu da kafasına ampul takıran akp'li genç16
- iftara sözlük yazarı alsanız menü tavsiyesi11
- iftara davet edilecek sözlük yazarları24
- heykele tecavüz eden adam10
- hazreti meryem olduğunu iddia eden kadın34
- 2024 yerel seçimleri15
- kendisini otorite sanan yazarlar9
- ideal erkek fiziği anketi33
- emekliler ek iş yapsınlar diyen mhp'li vekil23
- dinsiz olmakla övünen yavşak13
- manyak olmaya karar verdim21
- kadınlar beni neden hep reddediyor14
- laftan anlamaz sözlük yazarları8
- kuresel ikinma'nın artık eskisi kadar yazmaması9
- et fiyatlarının insanları çıldırtmıyor oluşu8
- karabük11
- akp'ye oy vermeyen emekli şerefsizdir23
- pompanın en cok döndüğü 5 üniversite10
- osideusu kıskanan yazarlar10
- turgut altınok11
- ideal kadın vücudu anketi16
- imamoğlu'nun kirli rant ağı deşifre oldu9
- anın görüntüsü8
- 26 mart 2024 cübbeli ahmet'in kalp krizi geçirmesi20
- rockefeller ailesi vs rothschild ailesi12
- akape seçmeni8
- mental bozuluğu olan yazarlar sıralı tam liste21
- bir sözlük erkeğini öpmek10
- pazarda yerden sebze toplayan emekli15
- tuborg10
- sahurdayız uludağ sözlük14
- her sabah güler yüzle uyanan insan16
- kafanın içindeki sürekli konuşan ses16
- tedavisi bulunamayan hastalıklar15
- dondurmalı irmik helvası9
- belediye başkan adayıyla tokalaşmak10
- tarafıma az önce gelen moral bozucu mesaj8
- evlenirseniz çocuk yapar mısınız9
- güzel bir kıza iltifat etmek17
- oyumuzu neye göre veriyoruz14
entry'ler (5159)
etimolojisi farsça humbare'den yani hum-i pâre den gelir. hülasa; (içine para konan küp) anlamını taşır.
https://islamansiklopedisi.org.tr/humbaraci
http://www.lugatim.com/s/kumbara
https://islamansiklopedisi.org.tr/humbaraci
http://www.lugatim.com/s/kumbara
"Sigara içmek suretiyle pasif vatandaşı darda bırakmamak." adına konulmuş bir yasak olsa gerektir.
https://gazetemanifesto.c...-adi-kul-hakkidir-136942/
https://gazetemanifesto.c...-adi-kul-hakkidir-136942/
üstad, öyle sanatkârane icra eder ki bu şarkıyı, o an her ne yapmakta iseniz durdurmanız ve saygı duruşuna geçip kendinizi sadece o an o şarkıya, o sese teslim etmeniz icab edermiş gibi bir his vâki olur. hülasa; öyle vakur ama öyle de naif söyler ki her harfe her kelimeye ayrı bir itinayla hükmetmektedir...
büyük ses sanatkarıydı, ışıklar içinde yatsın.
konkordato talebinde bulunmuş bursanın köklü markalarından...
https://www.haberturk.com...e-bulundu-2503024-ekonomi
https://www.haberturk.com...e-bulundu-2503024-ekonomi
kazanması sürpriz olmaz. ama 1 puan farkla 49 a 48 kazanır ama %46-47 alıp kaybedebilir de, belli olmaz. gelmesi bursa için olumlu olur bence. gelecek gibi bir his de var ama bu kararsızlara ve mevcuttan bıkanlara bağlı.
malum partiye oy veren bir dayının cebinde parası olmayan solcu bir gence söylediği söz.
https://www.youtube.com/watch?v=WRFbIg-Wq7A
(bkz: bak yeğenim) (bkz: dinle beni)
https://www.youtube.com/watch?v=WRFbIg-Wq7A
(bkz: bak yeğenim) (bkz: dinle beni)
"Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur."
(Mustafa Kemal Atatürk)
(Mustafa Kemal Atatürk)
"binbir direkli haliç'inde akşamlar
adalarında bahar süleymaniye'nde güneş
ey sen ne güzelsin ey kavgamızın şehri
istanbul..."
https://www.youtube.com/watch?v=qwLn76UE_Rs
adalarında bahar süleymaniye'nde güneş
ey sen ne güzelsin ey kavgamızın şehri
istanbul..."
https://www.youtube.com/watch?v=qwLn76UE_Rs
kadıların hüküm vermek için baktıkları kitaba verilen eskimiş isim.
Diyalektik bir Teizmdir. bu görüş; tanrı’yı soyut, mutlak ve değişmez gibi yönleriyle evrenin üstünde (aşkın); somut, göreli ve değişen yönleriyle de evrenin içinde (içkin) görür. Tanrı evrenin dışında bir aşkınlığa sahiptir, onunla birlikteyken hem zamanın içindedir hem dışında; hem değişendir hem de değişmeyendir.
akımın önemli temsilcileri, Whitehead, Hegel, Spinoza, ibn-ül Arabî'dir.
http://www.felsefe.gen.tr...izm_nedir_ne_demektir.asp
akımın önemli temsilcileri, Whitehead, Hegel, Spinoza, ibn-ül Arabî'dir.
http://www.felsefe.gen.tr...izm_nedir_ne_demektir.asp
hakkında yapılan bir haberden sonra Odatv'ye bir mail atarak gerçekleşmiş hiperstar eylemi. vah vah...
https://odatv.com/odatvyi-tehdit-etti-27021928.html
https://odatv.com/odatvyi-tehdit-etti-27021928.html
amacı; (i) Var olan veya var olabilen bütün şeyleri kategorilere ayırıp bunlar arasındaki temel ilişkileri ortaya koymak.
(ii) Bu kategorilerden hangilerine ait şeylerin var olduğunu hangilerinin var olmadığını
araştırmak.
(iii) Var olduğu gösterilmiş kategorilerin hangilerinin temel kategori olduğunu saptamak.
(iv) Var olduğu gösterilmiş ancak temel kategori olmayan kategorileri, temel kategorilere indirgemek.
(v) (i) ve (iv) maddelerinde dile getirilmiş amaçlara ulaşırken, karşılaşılan problemleri ortaya koymak ve onlara çözüm önerileri getirmek.
(vi) Yukarıdaki amaçları yerine getiren doğru metafizik önermelerden oluşan doyurucu bir metafizik kuram ortaya koymak.
(ii) Bu kategorilerden hangilerine ait şeylerin var olduğunu hangilerinin var olmadığını
araştırmak.
(iii) Var olduğu gösterilmiş kategorilerin hangilerinin temel kategori olduğunu saptamak.
(iv) Var olduğu gösterilmiş ancak temel kategori olmayan kategorileri, temel kategorilere indirgemek.
(v) (i) ve (iv) maddelerinde dile getirilmiş amaçlara ulaşırken, karşılaşılan problemleri ortaya koymak ve onlara çözüm önerileri getirmek.
(vi) Yukarıdaki amaçları yerine getiren doğru metafizik önermelerden oluşan doyurucu bir metafizik kuram ortaya koymak.
metafiziğin en önemli tartışmalarındandır.
"bu tartışmalar “Tümeller (Universaliae) nedir?”, “Nerede bulunurlar?” ve “Dışardaki nesnelerden bağımsız olarak mevcutlar mıdır, yoksa değiller midir?” gibi sorular çerçevesinde cereyan eden tümeller çatışması sonucunda, yukarıda bahsettiğimiz kavram gerçekçilerinin (realistler) ve adcıların (nominalistler) taraf oldukları muhtemel üç yanıt grubu ortaya çıkmıştır:
Bunlardan birincisi, tümellerin, nesnelerden bağımsız olarak var olduğunu ve onların dışında veya üstünde bulunduğunu savunan, Platon’un yolundan giden Augustinus ve Anselmus gibi düşünürlerdir. Bu görüşe ayrıca kavram realizmi adı da verilmektedir.
ikinci grup, tümellerin varolduğunu ama nesnelerin dışında veya üstünde değil, içinde bulunduğunu ve onlara bağımlı olduğunu savunan, yani nesnelerle ilişkileri bakımından, tümellerin aşkın (transcendent) olmayıp içkin (immanent) olduklarını öne süren ve Aristoteles’in yolundan giden Abaelardus, Albertus Magnus ve Thomas Aquinas gibi düşünürlerdir. Bu görüşe de kavramcılık ya da konseptualizm adı verilmektedir.
Bu ilk iki grubun temsilcileri, gerçekçiler ya da realistler olarak bilinirler ve tümellerin şu veya bu biçimde gerçekten var olduğuna inanırlar. Ancak birinci grup aşırı gerçekçi, ikinci grup ise ılımlı gerçekçi olarak nitelendirilir.
Üçüncü grup ise sadece nesnelerin var olduğunu, tümellerin ise benzer nesnelere vermiş olduğumuz adlardan ibaret bulunduğunu savunur. Bu görüşün adı, adcılık (nominalizm)dir ve bu görüşe mensup olanlar, Roscelinus ve Ockhamlı William gibi düşünürlerdir."
http://www.felsefe.gen.tr...ller_tartismasi_nedir.asp
"bu tartışmalar “Tümeller (Universaliae) nedir?”, “Nerede bulunurlar?” ve “Dışardaki nesnelerden bağımsız olarak mevcutlar mıdır, yoksa değiller midir?” gibi sorular çerçevesinde cereyan eden tümeller çatışması sonucunda, yukarıda bahsettiğimiz kavram gerçekçilerinin (realistler) ve adcıların (nominalistler) taraf oldukları muhtemel üç yanıt grubu ortaya çıkmıştır:
Bunlardan birincisi, tümellerin, nesnelerden bağımsız olarak var olduğunu ve onların dışında veya üstünde bulunduğunu savunan, Platon’un yolundan giden Augustinus ve Anselmus gibi düşünürlerdir. Bu görüşe ayrıca kavram realizmi adı da verilmektedir.
ikinci grup, tümellerin varolduğunu ama nesnelerin dışında veya üstünde değil, içinde bulunduğunu ve onlara bağımlı olduğunu savunan, yani nesnelerle ilişkileri bakımından, tümellerin aşkın (transcendent) olmayıp içkin (immanent) olduklarını öne süren ve Aristoteles’in yolundan giden Abaelardus, Albertus Magnus ve Thomas Aquinas gibi düşünürlerdir. Bu görüşe de kavramcılık ya da konseptualizm adı verilmektedir.
Bu ilk iki grubun temsilcileri, gerçekçiler ya da realistler olarak bilinirler ve tümellerin şu veya bu biçimde gerçekten var olduğuna inanırlar. Ancak birinci grup aşırı gerçekçi, ikinci grup ise ılımlı gerçekçi olarak nitelendirilir.
Üçüncü grup ise sadece nesnelerin var olduğunu, tümellerin ise benzer nesnelere vermiş olduğumuz adlardan ibaret bulunduğunu savunur. Bu görüşün adı, adcılık (nominalizm)dir ve bu görüşe mensup olanlar, Roscelinus ve Ockhamlı William gibi düşünürlerdir."
http://www.felsefe.gen.tr...ller_tartismasi_nedir.asp
insandan bağımsız ve onun faaliyetini varlıkla sınırlandıran fakat zorunlu olarak yönlendirmeyen etmenlerdir.
Varlıkların nasıl olduğunu, niteliğini gösteren; sayılamayan, ölçülemeyen bir değeri, özelliği ifade eden sözcüklere denir.
(bkz: kalitatif)
(bkz: kalitatif)
Gözlemlenen doğa olayı ile ilgili genellemelerin açıklanmasıdır. mutlak doğrular değildir, çürütülebilir.