bugün

entry'ler (5159)

kumbara

etimolojisi farsça humbare'den yani hum-i pâre den gelir. hülasa; (içine para konan küp) anlamını taşır.

https://islamansiklopedisi.org.tr/humbaraci
http://www.lugatim.com/s/kumbara

sigara içmek şahsi araçlarda da yasaklanacak

"Sigara içmek suretiyle pasif vatandaşı darda bırakmamak." adına konulmuş bir yasak olsa gerektir.

https://gazetemanifesto.c...-adi-kul-hakkidir-136942/

fevkalbeşer

tabiat üstü, insanüstü ya da üst insan anlamına gelen söz.

(bkz: übermensch)

bir mektup bir resim

üstad, öyle sanatkârane icra eder ki bu şarkıyı, o an her ne yapmakta iseniz durdurmanız ve saygı duruşuna geçip kendinizi sadece o an o şarkıya, o sese teslim etmeniz icab edermiş gibi bir his vâki olur. hülasa; öyle vakur ama öyle de naif söyler ki her harfe her kelimeye ayrı bir itinayla hükmetmektedir...

devran çağlar

büyük ses sanatkarıydı, ışıklar içinde yatsın.

kafkas

konkordato talebinde bulunmuş bursanın köklü markalarından...

https://www.haberturk.com...e-bulundu-2503024-ekonomi

mustafa bozbey

kazanması sürpriz olmaz. ama 1 puan farkla 49 a 48 kazanır ama %46-47 alıp kaybedebilir de, belli olmaz. gelmesi bursa için olumlu olur bence. gelecek gibi bir his de var ama bu kararsızlara ve mevcuttan bıkanlara bağlı.

param yok diyen gence pkklı kafir terörist demek

(bkz: Sağda solda gökte ne varsa bu adam yaptı)

sen pavyona gidiyorsun

malum partiye oy veren bir dayının cebinde parası olmayan solcu bir gence söylediği söz.

https://www.youtube.com/watch?v=WRFbIg-Wq7A

(bkz: bak yeğenim) (bkz: dinle beni)

mustafa kemal atatürk

"Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muhare­belerini kazandıran bu yüksek ruhtur."

(Mustafa Kemal Atatürk)

bekle bizi istanbul

"binbir direkli haliç'inde akşamlar
adalarında bahar süleymaniye'nde güneş
ey sen ne güzelsin ey kavgamızın şehri
istanbul..."

https://www.youtube.com/watch?v=qwLn76UE_Rs

kara kaplı kitap

kadıların hüküm vermek için baktıkları kitaba verilen eskimiş isim.

panenteizm

Diyalektik bir Teizmdir. bu görüş; tanrı’yı soyut, mutlak ve değişmez gibi yönleriyle evrenin üstünde (aşkın); somut, göreli ve değişen yönleriyle de evrenin içinde (içkin) görür. Tanrı evrenin dışında bir aşkınlığa sahiptir, onunla birlikteyken hem zamanın içindedir hem dışında; hem değişendir hem de değişmeyendir.

akımın önemli temsilcileri, Whitehead, Hegel, Spinoza, ibn-ül Arabî'dir.

http://www.felsefe.gen.tr...izm_nedir_ne_demektir.asp

uludağ sözlük dini görüşünüz nedir anketi

atelerin salvo yaparak deistleri geride bıraktığı anket.

http://anket.uludagsozluk.com/s/14941/

ajdarın odatv yi tehdidi

hakkında yapılan bir haberden sonra Odatv'ye bir mail atarak gerçekleşmiş hiperstar eylemi. vah vah...

https://odatv.com/odatvyi-tehdit-etti-27021928.html

metafizik

amacı; (i) Var olan veya var olabilen bütün şeyleri kategorilere ayırıp bunlar arasındaki temel ilişkileri ortaya koymak.

(ii) Bu kategorilerden hangilerine ait şeylerin var olduğunu hangilerinin var olmadığını
araştırmak.

(iii) Var olduğu gösterilmiş kategorilerin hangilerinin temel kategori olduğunu saptamak.

(iv) Var olduğu gösterilmiş ancak temel kategori olmayan kategorileri, temel kategorilere indirgemek.

(v) (i) ve (iv) maddelerinde dile getirilmiş amaçlara ulaşırken, karşılaşılan problemleri ortaya koymak ve onlara çözüm önerileri getirmek.

(vi) Yukarıdaki amaçları yerine getiren doğru metafizik önermelerden oluşan doyurucu bir metafizik kuram ortaya koymak.

tümeller

metafiziğin en önemli tartışmalarındandır.

"bu tartışmalar “Tümeller (Universaliae) nedir?”, “Nerede bulunurlar?” ve “Dışardaki nesnelerden bağımsız olarak mevcutlar mıdır, yoksa değiller midir?” gibi sorular çerçevesinde cereyan eden tümeller çatışması sonucunda, yukarıda bahsettiğimiz kavram gerçekçilerinin (realistler) ve adcıların (nominalistler) taraf oldukları muhtemel üç yanıt grubu ortaya çıkmıştır:

Bunlardan birincisi, tümellerin, nesnelerden bağımsız olarak var olduğunu ve onların dışında veya üstünde bulunduğunu savunan, Platon’un yolundan giden Augustinus ve Anselmus gibi düşünürlerdir. Bu görüşe ayrıca kavram realizmi adı da verilmektedir.

ikinci grup, tümellerin varolduğunu ama nesnelerin dışında veya üstünde değil, içinde bulunduğunu ve onlara bağımlı olduğunu savunan, yani nesnelerle ilişkileri bakımından, tümellerin aşkın (transcendent) olmayıp içkin (immanent) olduklarını öne süren ve Aristoteles’in yolundan giden Abaelardus, Albertus Magnus ve Thomas Aquinas gibi düşünürlerdir. Bu görüşe de kavramcılık ya da konseptualizm adı verilmektedir.

Bu ilk iki grubun temsilcileri, gerçekçiler ya da realistler olarak bilinirler ve tümellerin şu veya bu biçimde gerçekten var olduğuna inanırlar. Ancak birinci grup aşırı gerçekçi, ikinci grup ise ılımlı gerçekçi olarak nitelendirilir.

Üçüncü grup ise sadece nesnelerin var olduğunu, tümellerin ise benzer nesnelere vermiş olduğumuz adlardan ibaret bulunduğunu savunur. Bu görüşün adı, adcılık (nominalizm)dir ve bu görüşe mensup olanlar, Roscelinus ve Ockhamlı William gibi düşünürlerdir."

http://www.felsefe.gen.tr...ller_tartismasi_nedir.asp

nesnel etmenler

insandan bağımsız ve onun faaliyetini varlıkla sınırlandıran fakat zorunlu olarak yönlendirmeyen etmenlerdir.

nitel

Varlıkların nasıl olduğunu, niteliğini gösteren; sayılamayan, ölçülemeyen bir değeri, özelliği ifade eden sözcüklere denir.

(bkz: kalitatif)

kuram

Gözlemlenen doğa olayı ile ilgili genellemelerin açıklanmasıdır. mutlak doğrular değildir, çürütülebilir.