bugün
- sözlükte çirkin kız olmaması sorunsalı9
- farklı siyasi görüşler dost olabilir mi20
- hem yakışıklı hem de zeki olmak8
- true'nun karı çıkması10
- chp seçmeni15
- sözlük yazarlarının çektiği istanbul fotoğrafları21
- en büyük üç aşkınız anketi9
- en büyük aşk acınız anketi11
- uzun boy19
- fenerbahçe nin ligden çekilmesi41
- trabzon'a arapzon diyen tipler15
- iv gyasaddin12
- 3 dünya savaşı çıkması durumunda gıda krizi8
- sözlük kızlarına bir şeyler söyle20
- trabzonspor9
- trabzonspor taraftarı8
- güllaç18
- kadının en güzel yaşı20
- sahurdayız uludağ sözlük21
- risale i nur dan vecizeler13
- günün sözü14
- telefona eşini benim karı diye kaydeden erkek17
- enflasyon 3 temmuz'dan itibaren düşmeye başlayacak40
- fenerbahçe11
- benimle olan kıymetini olmayan haddini bilecek8
- zina neden günahtır12
- imamoğlu'nun kirli rant ağı deşifre oldu26
- kuresel ikinma'nın asalet ve kalitesi15
- yazarların iftar yemekleri8
- queen ravenna'ya saldıran kazlar11
- anneci erkekler8
- erkeklerin duygusuz olmaları20
- pazar günü erken kalkmak için bir sebep10
- 17 mart 2024 trabzonspor fenerbahçe maçı75
- iyi ki doğdun bik biiik iyi ki doğdun bik biiiik21
- 18 mart çanakkale zaferi18
- sub zero mu scorpion mu15
- kadınların kendilerini güzel bulma oranları8
- sözlük kızıyla sevgili olmak16
- türkiyede kadın hakları kısıtlanırsa nolur12
- rakip takım taraftarına saygı duymak11
- arkadaşlar sizce bu bana yakışır mı9
- bisikletle işe gitmeyi medenilik sanan insan13
- 17 mart 2024 kasımpaşa galatasaray maçı25
- bir günahkar profil uzmanı sikmek13
- israil malıysa almam diyen market müşterisi14
- büyük uludağ sözlük grevi10
- arapça allahın dilidir13
- uludağ sözlük'e hintli yetkili alınması16
- chp'li teyzelerin kuaförü olmak10
entry'ler (5159)
etimolojisi farsça humbare'den yani hum-i pâre den gelir. hülasa; (içine para konan küp) anlamını taşır.
https://islamansiklopedisi.org.tr/humbaraci
http://www.lugatim.com/s/kumbara
https://islamansiklopedisi.org.tr/humbaraci
http://www.lugatim.com/s/kumbara
"Sigara içmek suretiyle pasif vatandaşı darda bırakmamak." adına konulmuş bir yasak olsa gerektir.
https://gazetemanifesto.c...-adi-kul-hakkidir-136942/
https://gazetemanifesto.c...-adi-kul-hakkidir-136942/
üstad, öyle sanatkârane icra eder ki bu şarkıyı, o an her ne yapmakta iseniz durdurmanız ve saygı duruşuna geçip kendinizi sadece o an o şarkıya, o sese teslim etmeniz icab edermiş gibi bir his vâki olur. hülasa; öyle vakur ama öyle de naif söyler ki her harfe her kelimeye ayrı bir itinayla hükmetmektedir...
büyük ses sanatkarıydı, ışıklar içinde yatsın.
konkordato talebinde bulunmuş bursanın köklü markalarından...
https://www.haberturk.com...e-bulundu-2503024-ekonomi
https://www.haberturk.com...e-bulundu-2503024-ekonomi
kazanması sürpriz olmaz. ama 1 puan farkla 49 a 48 kazanır ama %46-47 alıp kaybedebilir de, belli olmaz. gelmesi bursa için olumlu olur bence. gelecek gibi bir his de var ama bu kararsızlara ve mevcuttan bıkanlara bağlı.
malum partiye oy veren bir dayının cebinde parası olmayan solcu bir gence söylediği söz.
https://www.youtube.com/watch?v=WRFbIg-Wq7A
(bkz: bak yeğenim) (bkz: dinle beni)
https://www.youtube.com/watch?v=WRFbIg-Wq7A
(bkz: bak yeğenim) (bkz: dinle beni)
"Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur."
(Mustafa Kemal Atatürk)
(Mustafa Kemal Atatürk)
"binbir direkli haliç'inde akşamlar
adalarında bahar süleymaniye'nde güneş
ey sen ne güzelsin ey kavgamızın şehri
istanbul..."
https://www.youtube.com/watch?v=qwLn76UE_Rs
adalarında bahar süleymaniye'nde güneş
ey sen ne güzelsin ey kavgamızın şehri
istanbul..."
https://www.youtube.com/watch?v=qwLn76UE_Rs
kadıların hüküm vermek için baktıkları kitaba verilen eskimiş isim.
Diyalektik bir Teizmdir. bu görüş; tanrı’yı soyut, mutlak ve değişmez gibi yönleriyle evrenin üstünde (aşkın); somut, göreli ve değişen yönleriyle de evrenin içinde (içkin) görür. Tanrı evrenin dışında bir aşkınlığa sahiptir, onunla birlikteyken hem zamanın içindedir hem dışında; hem değişendir hem de değişmeyendir.
akımın önemli temsilcileri, Whitehead, Hegel, Spinoza, ibn-ül Arabî'dir.
http://www.felsefe.gen.tr...izm_nedir_ne_demektir.asp
akımın önemli temsilcileri, Whitehead, Hegel, Spinoza, ibn-ül Arabî'dir.
http://www.felsefe.gen.tr...izm_nedir_ne_demektir.asp
hakkında yapılan bir haberden sonra Odatv'ye bir mail atarak gerçekleşmiş hiperstar eylemi. vah vah...
https://odatv.com/odatvyi-tehdit-etti-27021928.html
https://odatv.com/odatvyi-tehdit-etti-27021928.html
amacı; (i) Var olan veya var olabilen bütün şeyleri kategorilere ayırıp bunlar arasındaki temel ilişkileri ortaya koymak.
(ii) Bu kategorilerden hangilerine ait şeylerin var olduğunu hangilerinin var olmadığını
araştırmak.
(iii) Var olduğu gösterilmiş kategorilerin hangilerinin temel kategori olduğunu saptamak.
(iv) Var olduğu gösterilmiş ancak temel kategori olmayan kategorileri, temel kategorilere indirgemek.
(v) (i) ve (iv) maddelerinde dile getirilmiş amaçlara ulaşırken, karşılaşılan problemleri ortaya koymak ve onlara çözüm önerileri getirmek.
(vi) Yukarıdaki amaçları yerine getiren doğru metafizik önermelerden oluşan doyurucu bir metafizik kuram ortaya koymak.
(ii) Bu kategorilerden hangilerine ait şeylerin var olduğunu hangilerinin var olmadığını
araştırmak.
(iii) Var olduğu gösterilmiş kategorilerin hangilerinin temel kategori olduğunu saptamak.
(iv) Var olduğu gösterilmiş ancak temel kategori olmayan kategorileri, temel kategorilere indirgemek.
(v) (i) ve (iv) maddelerinde dile getirilmiş amaçlara ulaşırken, karşılaşılan problemleri ortaya koymak ve onlara çözüm önerileri getirmek.
(vi) Yukarıdaki amaçları yerine getiren doğru metafizik önermelerden oluşan doyurucu bir metafizik kuram ortaya koymak.
metafiziğin en önemli tartışmalarındandır.
"bu tartışmalar “Tümeller (Universaliae) nedir?”, “Nerede bulunurlar?” ve “Dışardaki nesnelerden bağımsız olarak mevcutlar mıdır, yoksa değiller midir?” gibi sorular çerçevesinde cereyan eden tümeller çatışması sonucunda, yukarıda bahsettiğimiz kavram gerçekçilerinin (realistler) ve adcıların (nominalistler) taraf oldukları muhtemel üç yanıt grubu ortaya çıkmıştır:
Bunlardan birincisi, tümellerin, nesnelerden bağımsız olarak var olduğunu ve onların dışında veya üstünde bulunduğunu savunan, Platon’un yolundan giden Augustinus ve Anselmus gibi düşünürlerdir. Bu görüşe ayrıca kavram realizmi adı da verilmektedir.
ikinci grup, tümellerin varolduğunu ama nesnelerin dışında veya üstünde değil, içinde bulunduğunu ve onlara bağımlı olduğunu savunan, yani nesnelerle ilişkileri bakımından, tümellerin aşkın (transcendent) olmayıp içkin (immanent) olduklarını öne süren ve Aristoteles’in yolundan giden Abaelardus, Albertus Magnus ve Thomas Aquinas gibi düşünürlerdir. Bu görüşe de kavramcılık ya da konseptualizm adı verilmektedir.
Bu ilk iki grubun temsilcileri, gerçekçiler ya da realistler olarak bilinirler ve tümellerin şu veya bu biçimde gerçekten var olduğuna inanırlar. Ancak birinci grup aşırı gerçekçi, ikinci grup ise ılımlı gerçekçi olarak nitelendirilir.
Üçüncü grup ise sadece nesnelerin var olduğunu, tümellerin ise benzer nesnelere vermiş olduğumuz adlardan ibaret bulunduğunu savunur. Bu görüşün adı, adcılık (nominalizm)dir ve bu görüşe mensup olanlar, Roscelinus ve Ockhamlı William gibi düşünürlerdir."
http://www.felsefe.gen.tr...ller_tartismasi_nedir.asp
"bu tartışmalar “Tümeller (Universaliae) nedir?”, “Nerede bulunurlar?” ve “Dışardaki nesnelerden bağımsız olarak mevcutlar mıdır, yoksa değiller midir?” gibi sorular çerçevesinde cereyan eden tümeller çatışması sonucunda, yukarıda bahsettiğimiz kavram gerçekçilerinin (realistler) ve adcıların (nominalistler) taraf oldukları muhtemel üç yanıt grubu ortaya çıkmıştır:
Bunlardan birincisi, tümellerin, nesnelerden bağımsız olarak var olduğunu ve onların dışında veya üstünde bulunduğunu savunan, Platon’un yolundan giden Augustinus ve Anselmus gibi düşünürlerdir. Bu görüşe ayrıca kavram realizmi adı da verilmektedir.
ikinci grup, tümellerin varolduğunu ama nesnelerin dışında veya üstünde değil, içinde bulunduğunu ve onlara bağımlı olduğunu savunan, yani nesnelerle ilişkileri bakımından, tümellerin aşkın (transcendent) olmayıp içkin (immanent) olduklarını öne süren ve Aristoteles’in yolundan giden Abaelardus, Albertus Magnus ve Thomas Aquinas gibi düşünürlerdir. Bu görüşe de kavramcılık ya da konseptualizm adı verilmektedir.
Bu ilk iki grubun temsilcileri, gerçekçiler ya da realistler olarak bilinirler ve tümellerin şu veya bu biçimde gerçekten var olduğuna inanırlar. Ancak birinci grup aşırı gerçekçi, ikinci grup ise ılımlı gerçekçi olarak nitelendirilir.
Üçüncü grup ise sadece nesnelerin var olduğunu, tümellerin ise benzer nesnelere vermiş olduğumuz adlardan ibaret bulunduğunu savunur. Bu görüşün adı, adcılık (nominalizm)dir ve bu görüşe mensup olanlar, Roscelinus ve Ockhamlı William gibi düşünürlerdir."
http://www.felsefe.gen.tr...ller_tartismasi_nedir.asp
insandan bağımsız ve onun faaliyetini varlıkla sınırlandıran fakat zorunlu olarak yönlendirmeyen etmenlerdir.
Varlıkların nasıl olduğunu, niteliğini gösteren; sayılamayan, ölçülemeyen bir değeri, özelliği ifade eden sözcüklere denir.
(bkz: kalitatif)
(bkz: kalitatif)
Gözlemlenen doğa olayı ile ilgili genellemelerin açıklanmasıdır. mutlak doğrular değildir, çürütülebilir.